en sonunda neues museum biletlerimizin vakti geldi ve dünyanın en eski insanlarını görmeye gittik. ne yalan söyliyim kendilerini çok iyi görmedim
kolunda bilezikler oy oy
richard denen kaplumbağamız aklıma geldi
uyarmaya yer alıyolar
bu böyle bi 45bin yıllık mıydı bişeydi
bu heralde yemek yerken gitti
kolunda bilezikler oy oy
richard denen kaplumbağamız aklıma geldi
uyarmaya yer alıyolar
bu böyle bi 45bin yıllık mıydı bişeydi
bu heralde yemek yerken gitti
bi takım mistik işler ama şimdi anlatması uzun
aslında gün gayet normal başlamıştı. duyguyla alexander platz'ta bisikletlere atlayıp sony center'ın içinde bizim gibi gece yaşayanlar için 2ye kadar kahvaltı sunan kangurulu cafeye gidicektik. ancak brandenburger tor'un ordan sonra kendimizi aniden victoria heykeline doğru pedal çevirirken bulduk. yolda otto'ya rastladık. sonunda kendisine en sevdiğim tarihi kimselerden olduğunu ve kendisini ne kadar takdir etsem az olacağını söyleme fırsatı buldum.
bisikletin tepesinden tor'un devamı
victoria heykeline de çıkılıyomuş.
bisikletin tepesinden tiergarten
bu da bu gecenin pozu. skype üstünden manitayla seinfeld seyretme sistemi bulundu. bakın ortadaki bizim orta sehpa
(bazen fotoğraf çekmek screenshot almaktan daha kolay)
takdir edersiniz ki bi günde neues museum gezmek olanaksız. hele ki benim gibi oracıkta latince söktürmeye çalışıyosanız. firavunlar falan bi dahaki sefere.
No comments:
Post a Comment