Monday, November 9, 2009

berlinlü şen ayular




sevgili okurlarım
hava yine hunharca soğuk. evin dışında ayak donmasına çözüm bulunamadı. burnum akoor, zaten sağır olan kulağımdan kötü kötü sesler geloor, tıkırtılar, tıkanmalar bişeyler.
burda christmas kutlamaları ve duvarın yıkılışının 20. yılı kutlamaları birleşti. her yer karnaval alanı gibi.
potsdamer platz'ta bir taraf weinachtsmarkt: atlı karıncalar, waffle, şekerleme, sosisli büfeleri ve ortada insanların hambugerlerle vijuuuw diye kaydıkları kosskoca buzdan bi dağ ve ezik gibi tek başına kayamayacağım için (duygu kendini kaymaya hazırliycak bi süre) sürekli dağın kenarında duran ben.
diğer tarafta da temsili domino taşları. potsdamer platz'tan başliyip brandenburger tor'a kadar gidiyolar, galiba brandenburger tor'un öbür tarafında da varlar ama emin olamoorum. oraya kadar yürümek için hava çok soğuk. akşam 5 itibariyle kapıda şenlikler başliycak. ben şu an rosenthaler'de olduğum için herşey normal görünoor ancak burdakiler manyak diilse heralde seyretmeye giderler ve bu da bütün berlin'in orda olması demek olur. akşam bon jovi tor'da konser vericek inanır mısınız? o gidemediğim bon jovi konseri 2009 yılında, ben kendisine karşı hiçbi şey hissetmezken berlin'de gerçekleşicekmiş meğer. bilseydim bon jovi sevmeye devam ederdim. o diil de richie sambora burda olursa, ben bu berlin'i kırma pahasına da olsa o sahneye çıkarım. richie tek başına konser verse bon jovi de öyle dursa? ya da bence madem bu bi anma konseri (?) biz de crossroads albümünü ansak? bad medicine çalmaz heralde di mi?
neyse dünyanın en süper insanı (kaç kere didim bunu ben bu blogta? didim demişken bergama müzesine de gittik. ondan da bahsedicem) erkan abi yarın akşamüstü berlin semalarında görülebilicek. azıcık onunla gülmeyi eğlemneyi planlıyorum. ve de çarşamba günü radikal gazetesinde mauerfall töreniyle ilgili çarşaf çarşaf haberlerimi görebilirsiniz. kimbilir belki fotoğrafları bile ben çekmiş olurum ha?
bergama olayına gelince: özetle haftasonu bergama müzesine gittik. evet almanlar hakkaten bütün ege bölgesini (insanın üniverste sınavından sonra kullanmadığı kavramlar bölge mölge. biraz garip geliy) getirmişler. (dün akşam yemekteyizin merakla beklediğim gelecek program preview'ündeki kadının da dediği gibi) bergama için 'tek bi şey söyleyebiliyorum: yuh!'
yemekteyiz demişken (biz de hakkaten sürekli yemek halindeyiz. o vietnamcı senin bu italyan benim şu wafflecı genellikle benim, sürekli yiyoruz) avrupada yayın yapan türk kanalları beynini yemiş. bizim köln'de (bizim köyde) gerçek türk kanalları çıktığı için dünyadan haberimiz yokmuş. meğer avrupa atv'sinde kanal d'sinde ne cevherler gizliymiş. gece en az bi saat şen ayular gibi gülüyoruz. 'berna hanımın o kelimesi beni çok eğreti etti' falan diyen insanları türk tvsinde de görebiliyoruz ama fekat 'ştutgart adanalılar lokalinde toplandığımız bugün sözlerini türk sinemasının büyük oyuncusu cüneyt arkın'ın bana hediye ettiği bilmemne isimli şarkımı seslendirmek istiyorum sizlere' diyen insanlar burdalar ve evet insan derken lafın gelişi diyil, gerçekten insanlar bunlar.
of ne diyodum ki? duvar muvar, evet. gorbaçevinden sarkozysine herkes burda olucak. gorbaçev'e sarılmak istiyorum, en büyük şen ayu o!
muck sevgili okur

No comments:

Post a Comment